Rahim duvarı kalınlaşması yani bilimsel adıyla endometrial hiperplazi, kadın üreme sisteminde ortaya çıkan ve rahim duvarının kalınlaşmasıyla birlikte ağır veya anormal kanamalara sebep olan bir hastalıktır. Atipik(alışılmışın dışındaki) endometrial hiperplazi, endometrial kanser ve rahim kanseri riskini artırır. Durum, menopoz sırasında veya sonrasında ortaya çıkma eğilimi gösterir. Rahim (endometrium; rahmin iç yüzeyini kaplayan yapı yani duvar), çok fazla hücreye (hiperplazi) sahip olduğu için bazı durumlarda alışılmadık derecede kalın hale gelebilir. Bu sağlık sorunu bir kanser değildir ancak bazı kadınlarda bir tür rahim kanseri olan endometrial kanserin gelişme riskini artırır. Endometrial hiperplazi 100 bin kadından yaklaşık 133’ünü etkileyen nadir bir hastalıktır.
Doktorlar, endometrial hiperplaziyi endometrial duvardaki hücre değişikliklerinin türlerine göre sınıflandırır. Buna göre, dört tip rahim duvarı kalınlaşması türü vardır ve bunlar, anormal hücre miktarına ve hücre değişikliklerinin varlığına göre değişir. Endometrial hiperplazi türleri şunlardır; basit endometrial hiperplazi, kompleks endometrial hiperplazi, basit atipili endometrial hiperplazi ve kompleks atipili endometrial hiperplazi. Bunları iki başlık altında kısaca inceleyelim;
Endometrial hiperplazinin birincil semptomu (belirtisi) anormal âdet kanamasıdır. Diğer Rahim duvarı kalınlaşması belirtileri;
Perimenopozal (menopoz öncesi ve sonraki ilk yılı kapsayan) veya menopoz dönemlerindeki kadınların endometrial hiperplaziye sahip olma olasılığı daha yüksektir. Bunun nedeni vücudunuzun hormonlarının ve adet döngülerinin değişmesidir. 35 yaşın altındaki kadınlarda rahim duvarı kalınlaşması nadiren görülür. Bu rahatsızlık için diğer risk faktörleri şunlardır;
Rahim duvarı kalınlaşması riskini azaltmak için;
Endometrial hiperplazi geliştiren kadınlar çok fazla östrojen üretir veya yeterli progesteron üretmez. Bu kadın hormonları âdet kanamasında ve hamilelikte önemli rol oynar. Yumurtlama sırasında östrojen endometrium kalınlaştırırken, progesteron rahmi gebeliğe hazırlar. Gebe kalınmazsa progesteron seviyesi düşer. Progesteron seviyesinin düşmesi, rahmin adet dönemindeyken duvarını dökmesini tetikler.
Rahim duvarı kalınlaşması yaşayan kadınlar çok az progesteron üretir. Sonuç olarak, rahim, endometrial duvarı atmaz. Bunun yerine, duvar büyümeye ve kalınlaşmaya devam eder.
Ayrıca, Obezite östrojen seviyelerinin yükselmesine sebep oluyor. Yağ dokusu (karın ve vücuttaki yağ depoları) yağ üreten hormonları östrojene dönüştürebilir. Bu, obezitenin dolaşımdaki östrojen seviyelerinin yükselmesine nasıl katkıda bulunduğunu ve endometrial hiperplazi riskini artırdığını açıkça gösteriyor.
Anormal rahim kanaması rahim duvarı kalınlaşması hastalığının yanı sıra birçok şeyin semptomu olabilir. Doktorunuz ana durumu teşhis etmek için bir muayene ve çeşitli testler yapabilir. Bir transvajinal ultrason, rahim duvarınızı ölçmeye yarar. Rahim duvarı kalınlaşması var mı yok mu anlamak için ses dalgaları kullanılır. Kalın bir tabaka endometrial hiperplaziyi gösterebilir.
Ardından, doktorunuz kanser olup olmadığınızı belirlemek için rahim duvarınızdan bir örnek (endometrial biyopsi) alacaktır.
Endometrial hiperplazi için tedavi seçenekleri hangi tür hastalığa sahip olduğunuza bağlı olarak değişir. Rahim duvarı kalınlaşması için en yaygın tedavi progestindir ve progestin, semptomları hafifletir. Progestin, hap, iğne, vajinal krem veya intrauterin cihaz (hormonlu spiral) (rahme yerleştirilen T biçimli bir cihaz) dahil olmak üzere çeşitli şekillerde alınabilir.
Tipik olmayan endometrial hiperplazi (özellikle karmaşık tür) sahibi iseniz, kansere yakalanma riskiniz artar. Bu durumda histerektomi düşünebilirsiniz. Histerektomi, rahminizi çıkarmak için yapılan bir ameliyattır. Artık hamile kalmak istemiyorsanız doktorlar bunu önerir.
Histerektomi yaptırmak istemeyen genç kadınlar için çeşitli tedaviler de bulunuyor. Doktorunuz sizin için en iyi tedavi seçeneğinin hangisi olduğuna karar vermenize yardımcı olacaktır.
Rahim duvarı kalınlaşması çoğunlukla tedavi edilebilir. Bir tedavi planı oluşturmak için doktorunuzla birlikte çalışmalısınız. Hastalığın şiddetli bir türüne sahipseniz veya durum devam ediyorsa, değişiklik olup olmadığını gözlemlemek için doktorunuzla daha sık görüşmeniz gerekebilir.
Online Hasta Danışmanı 👋
Robotik Jinekolog hakkında merak ettiklerinizi sormak için tıklayın.